Dünya Ses Gününde Anlamlı Bir Proje: “Ancient Arias with Turkish Instruments”

Tuba Aksu Şener

Dünya Ses Günü, insan sesinin önemine vurgu yapmak ve ses ile ilişkili rahatsızlıklara yönelik farkındalık sağlamak amacıyla her yıl 16 Nisan’da çeşitli etkinlik ve konserlerle kutlanıyor. Sahne sanatlarının en önemli enstürümanı olan sesten bunca bahsediliş arasında önemli bir projeye dikkat çekmek istedim. Soprano Günay Acar’dan Türk enstrümanları ile antik aryalar albümü. Dünyada bir ilk. Prömiyer konseri bu kış Süreyya Operası’nda yapıldı. Sevgili Günay’ı 2019 yılında kaybettiğimiz çok değerli opera sanatçımız Bariton Sedat Öztoprak’ın öğrencisi olarak tanıdım. Konservatuardan onur derecesiyle mezun olduktan sonra yurtdışı ve yurtiçi birçok opera dinletileri yapmış, müzik dünyasının perde arkasındaki güçlü isimlerinden biri olmuştu. 

Bu projeyi teknik olarak biricik kılan öncelikle yapı olarak birbirinden çok farklı iki müzik anlayışını bir araya getiriyor olması. Çok sesli batı müziği dar bir kaide üzerine üst üste seslerin yükselmesi ile oluşturulan üç boyutlu bir heykele benzetilir. Oysa Türk müziği tek satır üzerine çeşitli mozaikler yapılan renkli bir zemin gibi. Bu kendine özgü iki türü bir araya getiren alaşım Günay Acar’ın müzikte yaptığı sıçrama. Prof. Arda Kayhan’ın ifade ettiği gibi; Müziğin tek bir kültüre ait olmadığının, bilakis tüm insanlık için bir güzellik arayışı olduğunun örneği. Albümde barok döneme ait aryaları, barok döneme denk gelen klasik dönem, neoklasik dönem ve romantik dönemi kapsayan çeşitli Türk sazları eşliğinde muhteşem yorumlamış. Düzenlemeler ise Oğuzhan Balcı’ya ait. Projenin sponsoru da dikkat çekici bir kimlik. Eskişehir’li iş insanı; Aydan Kanatlı. Geçirdiği omirilik ve ses telleri felcinin hasarını Günay Acar’la yaptığı ses terapisi çalışmalarıyla atlatıp, tedavisinin sonunda o da şarkı söyleyebilecek duruma gelince, çocukluk hayalini gerçekleştirip iki albüm hazırlıyor. Elbette geliri Omirilik Felçlileri Derneği’ne aktarılmak üzere. Sanatın iyileştirici gücü burada metafor olmaktan çok öte bir gerçeklik. İki sıradışı kadın. Ezber bozan, sınırları aşan bir çalışma. Favori parçam Amarilli’nin klibi de tarihi 1930’lara dayanan Ortaköy Yahudi Yetimhanesi’nde çekilmiş. Yönetmeni İzzet Başlak. Fotoğraf Sanatçısı Bora Gökhan. 

Emeği geçen herkese tebrikler.

Dünya Ses Günü Kutlu Olsun.

Ancient Arias with Turkish Instruments 

Lascia ch’io pianga (G.F. Handel)

Sposa son desperetsa (F.Gasparini)

Ave Maria (G.Caccini)

Wie lieb lich ist der Botten (G.F. Handel) 

Caro Mio Ben (G.Giordani)

Vittoria Vittoria (G. Carissimi)

Sebben Crudele (A. Caldara)

Nina (G.P.Pergolesi)

Perla Gloria (G.B.Bononcini)

Stizzoso, mio Stizzoso (G. Battissa, La Serva Padrona)

Amarilli Mia Bella (G.Caccini)

Lasciar D’amati  (F. Gasparini)

Sento Nel Core (A. Scarlatti)

Gia il Sole Dal Gange (A. Scarlatti)

#worldvoiceday

TUBA AKSU ŞENER

Benzer Yazılar

Bu web sitesi size daha iyi bir performans sunmak için cookie kullanmaktadır. kabul edin Devamını Oku