Başrolde Darülbedayi

Pınar Çekirge

“… Büyük Şehir Belediyesi’nin, çiğ et taşıttığı kamyonetlerle biz sanatçıları servis ettiği, halen anılarımdadır. Necdet Mahfi Ayral, Bedia Muvahhit, Şaziye Moral, Müfit Kiper gibi sanatçılar, bu çiğ et taşınan kamyonetlerle taşınırdı. Gece oyundan sonra bazen servis et kamyoneti de olmazdı. Bakın başınızın çaresine denirdi.” 

Suphi Tekniker‘in yazdığı “Tiyatro’dan Sinema’ya Başrolde Darülbedayi Anılar” bir dönemi kayıt altına alan, son derece akıcı bir dille kaleme alınmış bir anı kitabı.

Muhsin Ertuğrul, Bedia Muvahhit, Vasfi Rıza, RızaTüzün, Sami Ayanoğlu, Tomris İncer, Kayhan Yıldızoğlu, Birsen Kaplangı, Şener Şen, Ayla-Beklan Algan, Hadi Ün, İsmet Ay, Gülistan Güzey, Suavi Tedü, Müşfik Kenter, Yıldız Kenter, Türkan Şoray, Filiz Akın, Hüseyin Kemal Gürmen, Hazım Körmükçü, Memduh Ün,Haldun Taner, Genco Erkal, Başar Sabuncu, Kadir Savun, Behzat Butak, Sadık Şendil, Turgut Atalay, Ertem Eğilmez, Feridun Karakaya, Metin Çoban, Orhan Kemal, Fatma Girik, Perihan Tedü… Kimler yok ki kitapta.

Suphi Tekniker

“Sahnede torpil, iltimas işlemez. Çıkarsın oynarsın, seyirci seni her gece sınava çeker. Becerebilirsen seni alkışlar.” 

“Oysa Hazım, geçinebilmek için tiyatro oyunculuğundan gayrı, peşi sıra milli piyango bilet satıcılığı yaparmış. O vakitler tiyatro oyuncuları çok küçük paralar kazanırlardı. Maaşları arada bir aksar, ödenemezdi. Tiyatroyu para kazanmak için yapmıyorlardı. Tiyatro onların aşkı, tutkularıydı.”

“İddia ederim ki, ülke Türkçe’yi güzel ve düzgün konuşmayı tiyatroculardan öğrenmiştir. Tiyatroda, film seslendirmelerinde, radyoda, radyofonik oyunlarda kullanılan temiz Türkçe ülke halkına örnek olmuştur. Ankara Devlet Tiyatrosu’nun katkıları da elbette yadsınamaz.”

“Darülbedayi geleneğinden gelen oyuncuların beyefendiliği beni hep etkilemiştir. Rumeli Hisarı yaz temsillerinde ‘Hamlet’ provasında gözlerimle gördüm. Vasfi Rıza Zobu, Muhsin Ertuğrul’la karşılaşınca eğilip elini öperken, Muhsin Bey de aynı anda eğilip o da Vasfi Bey’in elini öptü.”

“Oyuncu olmak istiyorsanız sadece fizik yetmez, kimya da gereklidir.Kültür de gereklidir. Fonetik, diksiyon dersleri alıp, ifadeli anlamlı konuşmasını öğrenin. Konuşmasını beceremeyen aktör, aktrist olur mu canım? Düşünün, ben ifadeli konuşmasını beceremeyen oyuncuyu parmaksız piyaniste benzetirim. Piyanonun başına oturup tuşlar üzerinde piyano çalarmış gibi yapıyor, piyanodan ses çıkmıyor…”

Suphi Tekniker, Darülbedayi’nin sadece tiyatro ve sinemaya değil opera, operet, çocuk tiyatroları, klasik müzik, baleye ve sürekli çıkardığı tiyatro dergisi vasıtasıyla da dergiciliğe olan katkısından bahsederken, “evinde kapalı hayat süren insanımızı sokağa çıkartıp, tiyatro ve sinemaya gider hale getirdiğini” vurgulayıp, Darülbedayi’nin tiyatro ve sinema seyircisi yarattığı gerçeğine de değiniyor.

“Bugün bir çok tiyatronun var oluşunda, sinemanın gelişip  serpilmesinde, güzel yapıtlar oluşmasında Darülbedayi ustalarının katkıları, gayretleri, emekleri yadsınamaz. İlk tohumları onlar attılar.”

Suphi Tekniker‘in “Başrolde Darülbedayi” (Atatürk Vakfı Yayınevi İktisadi İşletmesi, 2019) adlı eseri tüm tiyatro ve sinemaseverler için, gerçek bir başucu kitabı ve araştırma yapacaklar için son derece önemli belgeler, anılar, fotoğraf ve anekdotlar içeren çok değerli bir kaynak.

Tiyatro ve sinema sanatında “taş üstüne taş koyan” Suphi Tekniker kitabının ilk sözünde bakın ne diyor:

Ey gençlik : Lütfen, o ilk Darülbedayi ustalarını unutmayınız. Onlar ki tiyatronun ve sinemanın birer şehitleridir.”

PINAR ÇEKİRGE

Benzer Yazılar

Bu web sitesi size daha iyi bir performans sunmak için cookie kullanmaktadır. kabul edin Devamını Oku