10 yıl, 200 oyun: “Kıyıya Oturmanın Böylesi”

editor

Merve Engin’in Türkiye’de bir ilke imza atarak 2009 yılında sahnelemeye başladığı, Commedia Dell’Arte’nin Gabrielliano stilindeki oyunu “KIY-OT-BÖY” (Kıyıya Oturmanın Böylesi) oyunu önemli bir başarıya imza atarak 10. yılında 200. kez seyircisiyle buluşuyor.

Merve Engin, kendisinin tiyatro yolculuğunda bir dönüm noktası olan ve geçen on yıl boyunca Türkiye’nin farklı şehirlerde binlerce seyircisiyle buluşan oyunu Kıyıya Oturmanın Böylesi için şunları söylüyor:

“Hatırlıyorum, 27 Ekim akşamını 2009’un. Kireç gibi bir yüzle girdiğim oyundan gözümde yaş ile çıkmıştım rüyaya inanamadığımdan. 

Sonra, çoğunlukla kapalı gişe, bazen üç beş seyirci ama ne mutlu hep dolu salona oynadık oyunumuzu. Hep bekledim gelmeyen ekibi…

Tüm bu yolculukta yanımda olan dönem dönem değişen asistanlarıma, beni misafir eden tüm sahnelere, kültür sanat basın camiasının neferlerine, arkadaşlarıma, dostlarıma, ustam Antonio Fava’ya ve hep yanımda olan seyirciye teşekkür ederim. 

Şimdi 200. Oyunu kutlama zamanı. 6 Aralık Cuma 20.30’da TiyatrOPS’da buluşalım.

Pınar Çekirge ve Yavuz Pak’ın kaleme aldığı “Dionysos’un Çocukları – Tiyatroya Adanmış Hayatlar” kitabının Merve Engin ile ilgili bölümünde, Kıyıya Oturmanın Böylesi oyunun hikayesi şöyle anlatılıyor:

“Antonio Fava, Hacettepe’ye bir workshop için geldiğinde Merve Engin’i keşfeder ve henüz okul bitmeden İtalya’ya götürür O’nu. Fava, özellikle Engin’i seçer zira yeteneği ve oyunculuk tarzı ile Commedia Dell’Arte oyuncusunun niteliklerine fazlasıyla sahip olduğunu görmüştür. Engin, mezun olduktan sonra, 4 – 4,5 yıl kadar Fava ile çalışır. Chicago, Hawai, Dubai, Prag vb. kentlere turneler yaparlar Commedia Dell’Arte oyunları ile. Atölyeler ve dersler eşlik eder oyunlara. Türkiye’de usta-çırak ilişkisinin yok denecek kadar azaldığı bir dönemde, Antonio Fava gibi bir usta ile çalışma fırsatı yakalamıştır Engin. 

Ve yıllar sonra, edindiği evrensel deneyimle Türkiye’ye döner.  Bir süre sonra, deneyimlerini sahneye aktardığı o muhteşem oyunla karşımıza çıkar: “Kıyıya Oturmanın Böylesi”!

Antonio Fava ile birlikte hazırlarlar oyunu. Türkiye’de yapımcılık deneyimi de edinmiş olan Merve Engin, doğru bir işle yola çıkmanın öneminin farkındadır.  “Türkiye’de ilk defa” demek önemlidir. Ancak, daha önce hiç denenmemiş bir sitili sahneye koymak büyük cesaret ister. Cesaret, akıl ve yetenek ile harmanlanır ve Türkiye’de ilk defa Commedia Dell’Arte’nin Gabrielliano stilinde sahnelenen bir oyun, “Kıy-Ot-Böy”, Engin’in solo performansıyla büyük bir başarıya imza atar: İlk 20 oyun kapalı gişe! Engin, sezon sonunda oyunu bitirmek ister ama ilgi çok yoğun olunca 100 oyunu devirir…

100. oyun sonrası ise, kendisini izlemeye gelen Sumru Yavrucuk, hatrını kıramayacağını bildiği Merve Engin’e ısrar eder: “Hiç bitmesin bu oyun!” 

“KIYIYA OTURMANIN BÖYLESİ” hakkında:

Kıyıya Oturmanın Böylesi oyununda; Lelio ve Flaminia birbirlerine aşıktırlar. Lelio’nun çıkması gereken yolculuğunda gemisi kıyıya oturacak ve orda peri Zampilla ve onun uşağı korkutucu satir Puzzone ile tanışacak, kendisinden haber alamayan Flaminia ise sevgilisini bulmak için yollara düşecektir. Merve Engin “Gabrielliano” stilinde anlatacağı Kıyıya Oturmanın Böylesi’nde, 12 karakteri öyküye dahil ederek sizi keyifli bir yolculuğa çıkarıyor.

Benzer Yazılar

Bu web sitesi size daha iyi bir performans sunmak için cookie kullanmaktadır. kabul edin Devamını Oku