Üniversitelerin sahne sanatları alanında çalışma yürüten kulüpleri, yönetmen ve tiyatro eğitmeni C.M.’nin faili olduğu taciz ve cinsel saldırı vakalarına ilişkin ortak bir bildiri yayımladı.
Tiyatro Medresesi’nin kurucusu ve Seyyar Sahne’nin yönetmeni C.M’nin, çalışmalar esnasında çalıştırdığı kişiye tacizde ve cinsel saldırıda bulunduğuna dair bir ifşa metni yayımlanmış, ardından başka kişiler de C.M. hakkında benzer iddialarda bulunmuştu.
Aralarında Boğaziçi, Dokuz Eylül, ODTÜ, Kadir Has ve Galatasaray üniversitelerinin de bulunduğu 24 tiyatro kulübünün ortak bildirisinde, C.M.’nin sanat eğitimini bir cinsel saldırı aracına dönüştürdüğü belirtilerek, “Cinsel şiddetin hiçbir türü ‘sanat eğitiminin bir parçası’ haline getirilerek meşrulaştırılamaz, kabul edilemez ve örtbas edilemez” denildi.
C.M.’nin ve Tiyatro Medresesi kurumunun kamuoyuna hesap verme sorumluluğu olduğu bildirilen metinde, sahne sanatları alanıyla ilgilenen tüm kişi ve kurumlara tacizlere ve cinsel saldırı vakalarına karşı tavır alma çağrısı yapıldı.
Bildiri metni şöyle:
“Yönetmen ve tiyatro eğitmeni C.M’’nin kurucularından olduğu Tiyatro Medresesi kurumunda gerçekleşen çalışmalar esnasında çalıştırdığı kişiye tacizde ve cinsel saldırıda bulunduğuna dair bir ifşa metni 13 Şubat 2021 tarihinde kamuoyuyla paylaşıldı. Ardından C.M.’nin eğitmenlik yaptığı çalışmalar sırasında onun tarafından tacize ve cinsel saldırıya maruz bırakılan başka kişiler de sosyal medya üzerinden ifşalarda bulundu.
Tiyatro Medresesi faaliyete başladığı 2012 yılından beri lise seviyesinden başlayarak farklı yaş gruplarından öğrencilerin, sanatçıların dâhil olduğu bir mekân olmuştur. Bu mekânda eğitmenlik yapan C.M.’nin çalışma metodunu bir cinsel saldırı aracı olarak kullandığı yapılan ifşalarla açığa çıkmıştır.
Üniversitelerde sahne sanatları alanında çalışma yürüten kulüpler olarak C.M.’nin eyleyicisi olduğu bu vakalarda sanat eğitimini bir cinsel saldırı aracına dönüştürdüğünü görüyor ve bunu hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Sanat eğitimi veren kurumlarda çalıştırıcı veya eğitmenler statülerini ve deneyimlerini kullanarak eğitim kisvesi altında taciz veya cinsel saldırıda bulunamaz. Kurumlar ve eğitmenler çalışmaların güvenli ve manipülasyona müsaade edilmeyecek bir biçimde kurulduğunun takipçisi olmalıdır.
Cinsel şiddetin hiçbir türü ‘sanat eğitiminin bir parçası’ haline getirilerek meşrulaştırılamaz, kabul edilemez ve örtbas edilemez. Deneysel, kişiyi yaratıcılığa teşvik eden çalışmalar ancak kişilerin güvenli bir ortamda çalışmasıyla mümkündür. Dolayısıyla istismar ve manipülasyona açık çalışma ortamları ‘deneysel bir çalışma’ adı altında meşrulaştırılamaz. Cinsel saldırı, toplumsal bir sorundur ve kökeninde toplumsal cinsiyet eşitsizliği yatar. Ataerkil cinsiyetçi anlayış hayatın her alanında her kesimden insan tarafından içselleştirilmektedir.
C.M’’nin ve Tiyatro Medresesi kurumunun kamuoyuna hesap verme sorumluluğu bulunmaktadır. Ayrıca sahne sanatları alanında çalışma yürüten kişiler tarafından C.M’’nin eğitmen kimliği sorgulanmalı ve tartışmaya açılmalıdır. Sahne Sanatları ile ilgilenen amatör çevrelerin, çalışma yöntemi adı altında yapılan tacizlere ve cinsel saldırı vakalarına tavır alması gerekmektedir. Üniversitelerde sahne sanatları alanında çalışan kulüpler olarak taciz ve cinsel saldırıya maruz bırakılan kişilerle dayanışıyor ve olayın takipçisi olacağımızı dile getiriyoruz.”
Kaynak: https://www.kulturservisi.com/p/universitelerin-tiyatro-kuluplerinden-tacize-karsi-ortak-bildiri/
