Bir doktor ve sanatçının ideal evliliği. Ortalamanın üstünde gelirleri şık evleri, bir çocuklarıyla ideal bir hayat…
Hiç bir konuda anlaşamıyor olmaktan başka bir sorun yok!
Her şeye yetişemediklerini farkettiklerinde evlerine bir yardımcı almaya karar verirler. Mükemmel düzenin içinde yeni bir aşama.
Evde çalışan biri, anlaşamadıkları konuların katsayısı ne kadar artabilir?
Derken, “gerçek bir sanatçı”, patron, yemeğe gelir ve yardımcıyı görür. Tam da yaşadığı sanatsal tıkanmadan kurtulmak için, beyin yakan projeler üretmekteyken… Evdekilerin yarattığı pisliği temizleyen bir insan görür, BAM!..
Hayatının projesini bulur. Uygarlığımızın pisliğini temizleyen bir insan!
Batılı, modernleşmiş insanın gelişimine eleştirel bir bakış getirir oyun. Ebeveyn-çocuk, kadın-erkek, çalışan-çalıştıran, eğitimli-az eğitimli, paralı-daha az paralı, gelişmiş ülke insanı-diğerleri gibi karşıtları ince bir dille anlatıyor. “Batılı beyaz insan” diye özetleyebileceğimiz, bugünün ve geleceğin asıl sahibi gibi görünen insanın, uygar ve modern yaşamının ne çok çatışma, ne çok eşitsizlik ve sorun barındırdığını, modern sanatın estetiği içinde anlatıyor.
Oyun, Haulupa’nın sergisi içinde geçer, bütün bu gelişmeleri anlattığı bir enstalasyonun estetiğinde…
Genç kuşak yazarların en önemlilerinden kabul edilen Marius von Mayenburg’un bu oyunu, iki sezon önce yazıldı. Mayenburg oyunu kendisinin de dramaturglarından biri olduğu Schaubühne’de sahneledi. Oyun şu sırada, Almanya’nın dışında da çeşitli Avrupa ülkelerinde sahneleniyor.
Pek çok soru ortaya atıyor “Bi Parça Plastik”.
Kim olduğunuzu düşünüyorsunuz?
Evdeki öteki, ülkenizdeki öteki, dünyadaki öteki kim?
Kendinize dışarıdan baktığınızda ne görüyorsunuz?
Mesela kendi işlerinizi kendiniz mi yapıyorsunuz?
ve evde para kaybolunca, aklınıza ilk kim geliyor?
Ev işleri kimin sorumluluğu?
Afrika’daki açlarla birlikte yaşayabilir misiniz?
Oyunu Erce Kardaş Türkçe’ye çevirdi. Yönetmen Sündüz Haşar. Dekorları Başak Özdoğan, Kostümleri Hare Sürel, Işık tasarımı Ushan Çakır ve Müzikleri Çağrı Beklen’e ait. Oyunda, Süreyya Güzel, Rıfat Şungar, Hare Sürel, Erce Kardaş ve Ushan Çakır rol alıyorlar.
İlk temsil 11 Nisan günü Anadolu Yakası’nın Ataşehir’deki yeni sahnesi Dasdas İstanbul’da.
Oyun 21,22,30 Nisan’da da Dasdas‘ta izlenebilir.
Hemzemin Nedir?
Yeryüzünde sınırlar olduğunu kim söylemiş ya da yeryüzündeki canlılar arasında bir hiyerarşi olduğunu…
Sartre, yukarıdan bakıldığında yeryüzü okyanuslar ve karalardan ibarettir, geri kalan bütün sınırları insanlar yaptı, diyor.
Hemzemin bu dünya görüşünü benimseyen bir grup arkadaşın kurduğu bir tiyatro. Dünyayı, sınırsız, ayrımsız, tanımsız, eşdeğer gören bir grup arkadaşın…
Kendi yolculuklarının hikayesini, kendi elleriyle yazmaya karar vermiş bir grup arkadaşın… Oyunculuğu, tiyatroyu bir yaşam biçimi olarak benimsemiş, uzun zamandır arkadaş olan bir grup arkadaşın…
Ushan Çakır, Rıfat Şungar, Süreyya Güzel, Damla Sönmez ve Sündüz Haşar, tiyatro maceralarını ayrı ayrı sürdürmüş bir arkadaş grubu…
Mekteplerini bitirdikten sonra, çeşitli mecralarda tiyatro, sinema, televizyon maceralarını sürdürmüş, bilgiler edinmiş, deneyim kazanmış, bu deneyimlerini kendi yolculukları için bir birikim olarak kullanmayı denemek istiyorlar.
İlk oyunları olan “Bi Parça Plastik” de bu bakışın bir ifadesi… Oyunda, Süreyya Güzel, Rıfat Şungar, Hare Sürel, Erce Kardaş ve Ushan Çakır rol alıyorlar, Damla Sönmez projenin koordinatörlüğünü üstlenmiş, Sündüz Haşar da yönetmenliğini…
İstanbul’da kurulan bir topluluk Hemzemin. Ancak, kuranlar, bir kentle ya da bir ülkeyle, olmadı bir tiyatro türüyle sınırlı hissetmiyorlar kendilerini… Estetik ve içerik açısından zamanın ruhunu içinde taşıyan, dünyanın her yerinden, her gruptan, her coğrafyadan insanı içine alan oyunları oynamayı; her yıl yeni bir oyunla seyirciyle buluşmayı, farklı sanat anlayışlarını, yeniliklere, deneysel çalışmalara açık bir tiyatro topluluğu olmayı hedefliyorlar.
Hemzemin farklılıkların karşılaşma zeminidir. Karşılaşanlar aynı düzlemde kalır, birbirlerini aynı düzlemden selamlar.
Sanat insanları buluşturan bir hemzemin mekandır,
Bizim için bu mekan tiyatrodur.
Mayıs 2016, İstanbul
