Türkiye tiyatrosunun “Kaşıkçı Elması” usta oyuncu Genco Erkal, 64 yıllık sanat hayatında hafızalara kazınan birçok oyuna imza attı. Türkiye’de politik tiyatronun da ilerlemesine büyük katkı sağlayan Erkal; Keşanlı Ali Destanı, Aslan Asker Şvayk, Bir Delinin Hatıra Defteri, Sivas ’93, Marks’ın Dönüşü, Yaşamaya Dair ve İmparator gibi eserlerle yıllarca kapalı gişe oynadı.
Aslan Asker Şvayk oyunundaki Şvayk rolü ile 1963’te dönemin tek tiyatro ödülü İlhan İskender Ödülü‘nü kazanan tiyatro emekçisi Genco Erkal, son olarak 22. Vehbi Koç Ödülü’ne de layık görüldü.
Vehbi Koç Vakfı’nın 64 yıllık sanat yaşamında birçok başarıya imza atan Erkal onuruna hazırladığı belgesel filmi ise T24′te…
T24 ekranında ilk kez seyirciyle buluşacak olan belgesel filminde, Genco Erkal’ın kızı Ayşe Erkal Sümer, lise arkadaşı Üstün Ergüder, piyanist Fazıl Say ile gazeteciler Zeynep Oral ve Zeynep Miraç Taner gibi birçok isim, usta oyuncuya dair bilinmeyenleri anlattı.
İzlemek için:
“Oğlum buna mukayyet olun yoksa köçek olacak”
Robert Koleji’nden sıra arkadaşı ve yakın dostu Üstün Ergüder, gençlik yıllarında Genco Erkal ile yaşadıklarını anlattı.
Ergüder, “Babası ve ailesi sanıyorum ki ya tıp ya da öyle bir şey okusun isterdi. Bir hafta sonu Nişantaşı’ndaki evlerine gittik. Bir ara anneannesiyle karşı karşıya kaldığımız zaman biraz dizini döverek de bana ‘oğlum buna mukayyet olun yoksa köçek olacak, biz doğru düzgün bir şey okusun istiyoruz’ dedi” ifadesini kullandı.
“Senenin 12 ayı haftada 4-5 gün yüzmeye gider”
Kızı Ayşe Erkal Sümer de usta oyuncunun özel hayatına ilişkin konuştu. Kişisel yaşamının da tiyatroyla paralel ilerlediğini söyleyen Sümer, şöyle devam etti:
“Çok disiplinli bir insandır. Özel hayat dediğiniz şey de tiyatroya hizmet eder. Hep sahnede daha iyi olmak için uğraşır. Mesela bunun için hep yaptığı şey yüzmektir. Senenin 12 ayı haftada 4-5 gün hatta bazen 6 gün yüzmeye gider. Böyle çıpır çıpır yüzmek de değildir, bir ritüeli vardır. 30 dakika serbest, 15 dakika sırt üstü gibi. Hiç vazgeçmez, hiç aksatmaz hiç azaltmaz. Bugün de boş vereyim demez. Yapılacak tatiller bile yüzmeye göre seçilir”
“Operaları iyice anlayabilmek için İtalyanca öğrenmiş”
Nazım Oratoryosu’ndan sahne arkadaşı Fazıl Say, Erkal’ın çalışma sistemine dair bilgi verdi. Say, şu ifadeleri kullandı:
“Genco alkol kullanmaz yılda belki 1-2 kere, sigara da içmez. Belki de birçok kişinin bilmediği bir özelliği de çok sıkı bir opera hayranıdır, İtalyan operalarını inanılmaz sever. Operaları iyice anlayabilmek için İtalyanca öğrenmiş. Ben Genco’yu yormamak için provaları bile az tutarken, o arada prova ve konser arasında kulisten bir sesler geliyor. Genco Erkal, asistanıyla bir ay sonra sahneye koyacağı İmparator adlı oyunu ezber çalışıyordu hem de sahneye çıkmaya yarım saat kalana kadar. Çok şaşırdım yorulmuyor musun diye soracaktım, oyuna çalışıyorlar ondan sonra üstünü değiştiriyor, arenada 5 bin kişinin önüne çıkıyor ve kusursuz, harf hatası olmadan 3 performans bitiriyor. Şaşılası bir şey”
“Nazım Hikmet’i Genco Erkal’la anladım”
Nazım Hikmet’i Genco Erkal’la anladığını ifade eden gazeteci Zeynep Miraç Taner ise, “Ben Nazım Hikmet’in ne anlattığını Genco Erkal’la anladım. Onun tonlamasıyla, onun bana anlattıklarıyla. O andan sonra da Genco Erkal oyunculuğu diye bir şey benim için hep var oldu. Nazım Hikmet şiirleri için düşündüğümüzde bir başkasından Nazım şiiri dinleyebileceğimi sanmıyorum. Tek istisna Nazım Hikmet’in kendisi olabilir” dedi.
Kaynak: https://t24.com.tr/video/gunesin-sofrasinda-bir-hayat-genco-erkal,53913
