31 Mart yerel seçimlerinin ardından Tarsus Şehir Tiyatrosu’nun faaliyetlerinin, “tasarruf tedbirleri” gerekçesiyle durdurulması ve tiyatronun oyuncuları ve emekçilerinin belediyenin farklı birimlerine sürgün edilmesinin ardından, yedi oyuncu ve kalem personeli istifa topluca istifa etti. Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ı protesto ederek istifa eden tiyatrocular dergimize açıklama yaptı. “Saygıdeğer Belediye Başkanına, bundan sonraki maaşlarımızdan feragat ederek destek veriyoruz. Sanatımızı icra ederek evlerimize ekmek götürdüğümüz ve alın terimizle kazandığımız maaşlarımızı, Saygıdeğer Ali Boltaç’ın tasarruf tedbirlerine feda ediyoruz.” denilen açıklama şöyle:
1 Nisan 2024 tarihinde Tarsus Belediyesinde gerçekleşen Belediye Başkanı değişikliği ile Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosunda yaşanacak mobing ve insanlık dışı uygulamalar da başlamış bulunmaktadır. Göreve yeni başlayan Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın ilk icraatı 1 Nisan itibariyle Tarsus Şehir Tiyatrosunun tüm faaliyetlerini durdurmak olmuştur. Tarsus Belediyesi çatısı altında sürdürülen yetişkin oyunları, çocuk oyunları, çocuk ve gençlere yönelik drama ve oyunculuk kursları ile tiyatronun tüm faaliyetleri 99 gündür rafa kaldırılmıştır.
Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın bu uygulaması, tiyatronun tüm sanatçılarını, kalem personelini, hatta teşrifatçısını bile belediye içinde sürgün olarak tabir edilen birimlerde görevlendirmesi, sanata ve sanatçıya bakış açısını net bir şekilde görmemizi sağlamıştır. 20 Mayıs 2024 tarihinde, tiyatromuzun Antalya Devlet Konservatuvarı Oyunculuk Bölümü mezunu Genel Sanat Yönetmenini, köpek barınağına sürgüne yollamıştır. Tiyatromuzun konservatuvar mezunu 4 oyuncusu, alaylı 2 sanatçısını çay ocağı, kadın sığınma evi, nikah salonu, karşılama birimi, sağlık hizmetleri müdürlüğü, gelirler müdürlüğü gibi birimlere, gelen misafirlere ve başkan yardımcılarına çay ve kahve servis etmeleri için görevlendirmiştir. Kalem personelini park ve bahçelere ot toplamaya, tiyatro teşrifatçısını sabaha karşı 04.00’te yeni dünya bahçelerine meyve toplamaya ve temizlik biriminde çöp toplamaya göndermiştir. Yaklaşık 3 ay önce dünyanın en uygar ve medeni alanlarından birinde, Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosu seyircilerini karşılayarak, onlara hoş geldiniz diyerek yerlerini gösteren insanlar, şu anda Tarsus’un çarşılarında yerdeki izmaritleri toplamaktadırlar.
Bu görevlendirmelerden sonra, Süleyman Demirel Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Oyunculuk Bölümü mezunu Hacer Öner, Beykent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Oyunculuk Bölümü mezunu Ozan Karabulut ve Kalem Personeli Tuğçe Nur Açıkalın istifalarını sunarak, Tarsus Belediyesindeki bu çağ dışı uygulamayı reddetmişlerdir.
Bu süre zarfında konunun Türkiye kamuoyuna yansıması ile Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın daveti, tarafımıza iletilmiştir. Bu davete tüm ekip arkadaşlarımız ile katılım sağlanmıştır. Ancak Belediye Başkanının akıl almaz üslubu, kibirli ve azarlamaya dönük tavrı ile karşılaşılmıştır. Sayın Başkan, kamuoyunda oluşan tepkileri, yaygara olarak nitelendirmiştir. Seyircilerimizin, sanatseverlerin, sanatçıların, milletvekillerinin tepkisi ne yazık ki başkanın gözünde YAYGARADIR. “Kim ararsa arasın, ben Belediye Başkanıyım böyle uygun gördüm” diyerek bizi, görevlendirildiğimiz birimlere geri göndermiştir.
Şüphesiz ki Ali Boltaç, Saygıdeğer bir Belediye Başkanıdır. Yakın çevresi de öyle. Hepsi, hepsi saygıdeğer bürokratlardır. Sonraki süreçte Saygıdeğer Belediye Başkanı, yönetmeye çalıştığı yaklaşık 500 bin nüfuslu Tarsus’ta, 7 kişinin maaşlarında bulunan, sendikal bir hak olarak alnımızın teriyle kazandığımız maaşlarımızı halka açık etkinliklerde, meclis yayınlarında defalarca dile getirmiş, halkı, biz oyunculara karşı kin ve öfkeye sevk etmiştir. Sanki Belediye Meclisinde açıkladığı 600 milyon lira borç, Şehir Tiyatrosu yüzünden yapılmış, her fırsatta eleştirdiği Tarsus Şehir Tiyatrosu bütçeleri meclisten geçerken sanki kendisi Belediye Meclis Üyesi değilmiş gibi, tüm bu bütçelere onay vermemiş gibi davranmaktadır. Saygıdeğer Ali Boltaç, belediye borçlarının oluşmasında ve tiyatro bütçesi oluşmasında Tarsus Şehir Tiyatrosu sanatçılarının maaşlarının etkisi yoktur. Bu bütçeler onaylanırken el kaldıran, komisyonlardan onay vererek geçiren dönemin meclis üyesi olarak, sizin büyük bir sorumluluğunuz vardır. Türkiye Kamuoyunun bilmesini isteriz. Saygıdeğer Başkan Ali Boltaç, 34 bin Lira olan maaşımızı 100 Bin Lira gibi anlatarak ve bu maaşları ‘kafa kol ilişkileriyle’ hak etmeden aldığımızı ima ederek, bunu tasarruf için yaptığını söylerken, tüm maaşlarımızı 10-12 Bin Lira arasında kesintiye uğratmıştır. Hepimizin alın teriyle kazandığı ekmek paralarına leke sürerek, rızkımıza göz dikmiştir. Bu maaşlarımız, bağlı bulunduğumuz DİSK toplu sözleşmesine göre uygulanmış, belediye başkanının ima ettiği gibi farklı ilişkilerle değil, resmi olarak bordrolarımıza tanımlanmıştır.
Ancak Saygıdeğer Belediye Başkanı Ali Boltaç, beğenmiyorsak gidebileceğimizi söyleyerek bizleri sürgün ettiği, itibarsızlaştırmaya çalıştığı, mesleğimiz dışındaki birimlere geri göndermiştir. Yakan, yok eden, lağveden tüm sanat düşmanlarının dile getirdiği gibi, Tarsus Belediye Başkanının söylemleri de bu noktada, tiyatronun daha iyi olacağı, daha profesyonel olacağı, daha iyi oyunlar olacağı, daha nitelikli olacağı yönünde olmuştur. Meclis üyesiyken bir kez dahi oyunlarımızı seyretmeye gelmeyen çok saygıdeğer ve sanatsever belediye başkanı, neye dayanarak daha iyi oyunlar oynanacağını söylemektedir? Soruyoruz.
Hatta haziran ayı belediye meclisinde şu ifadelere yer vermiştir: ‘Bu PERSONELLERİ mülakata alacağız, hangileri iyiyse onlarla yola devam edeceğiz.’ Oldukça Saygıdeğer Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç’ın, konservatuvar mezunu sanatçıları, yeniden mülakata sokacak gücü yoktur! Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç dahil, hiçbir güç, bizleri Ali Boltaç ve onun ehliyetsiz bürokratları karşısında parça oynamaya, yazılı ve sözlü mülakata tabi tutamayacaktır! Meclis canlı yayınında ‘bir yılda 4 etkinlik yapmışlar’ gibi çürütülmesi beş dakika bile sürmeyecek, akıl ve mantık dışı bir yalanı, halka hangi cüretle söylemiştir, anlamış değiliz. Tarsus Belediye Başkanı Ali Boltaç belediye meclis üyelerine ve Tarsus basınına meclis toplantılarında ‘Tiyatroyu kapatmadım’ demektedir. Ancak tiyatronun prova odalarını, Genel Sanat Yönetmeni odasını boşalttırmış, yerlerimizi başka memurlara tahsis etmiştir ve bunu, başka birimlere görevlendirme yazımızın çıktığı gün, alelacele yapmıştır. Baskılar nedeniyle ‘Tiyatroyu kapatmadım’ demektedir fakat tiyatronun iğnesinden ipliğine tüm demirbaşlarını, teknik ekipmanını envanterden çıkarttırmıştır. ‘Tiyatroyu kapatmadım’ demektedir ancak tüm sanatçılarını prova yapamaz, ezber alamaz, motive olamayacakları şekilde sürgünlere yollayarak tiyatro müdürlüğünde sadece, tiyatromuzun genel koordinatörü Emre Akçiçek’i bırakmıştır.
Dolayısıyla Ali Boltaç’ın Tarsus Belediyesi Meclis Üyeleri ve Tarsus basınına anlattıkları, gerçeği yansıtmamaktadır. Ali Boltaç, aynı meclis toplantısında, bu sürgünlerin ardından Sayın Behzat Uygur ve Sayın Süheyl Uygur’dan danışmanlık alacağını, haziran ayında 2 gün Tarsus’ta ‘Hey Gidi Günler’ isimli oyunu oynayacaklarını müjdelemiştir. Sayın Behzat Uygur ile Sayın Süheyl Uygur, Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosunda yaşanan haksızlıklar nedeniyle şehirde temsil vermeyeceklerini, Saygıdeğer Tarsus Belediye Başkanına iletmiş, bizlerle ve tiyatro camiasıyla büyük bir dayanışma örneği göstermişlerdir.
Saygıdeğer Başkan, sanatçıların, oyunlarını neden iptal ettiği ile ilgili ‘gerçekleri’ Tarsus halkına açıklayamamıştır. Kamuoyunun baskısı nedeni ile Saygıdeğer Ali Boltaç, 12 Haziran 2024 tarihinde, 4 oyuncuyu tekrar Tiyatro Müdürlüğünde görevlendirmiş, bir oyuncu arkadaşımızı köpek barınağında bırakmıştır. Tiyatroya dönüş görevlendirme yazımıza da şerh düştüğümüz gibi ekip arkadaşlarımız dönmeden oyun oynayamayacağımızı, tüm ekip arkadaşlarımız dönmeden tiyatroda olmamızın hiçbir anlamı olmadığını, hâlâ barınakta görev yapan oyuncu arkadaşımızın tiyatroya iade edilmesi gerektiğini, bunun etik olmadığını, tüm oyuncular dönmezse tiyatronun masrafı ödenmiş oyunlarının hiç olacağını (ÇÜNKÜ BİZLER YEDİ OYUNCULU BİR EKİBİZ VE TÜM OYUNLARIMIZ BİRBİRİNE BAĞLIDIR) defalarca söylememize rağmen, Saygıdeğer Başkan yine bir canlı yayında “4 oyuncu köylerde oyun oynayacak” demiştir. Yönetmen olmadan, genel sanat yönetmeni olmadan, tiyatroda teknik ekipman, teknik personel olmadan bir hafta içinde yeni bir oyun çıkarılamayacağını, bir hafta içinde bir oyun istiyorsanız ekip arkadaşlarımızın dönmesi gerektiğini ve çocuk oyunlarımızdan birini revize ederek köylerde sahneye çıkabileceğimizi defalarca söylememize rağmen, canlı yayında yine yalan söylemiştir. Gerçekten amacınız bir oyun çıkarmak ise tiyatronun isterlerini yerine getirir ve oyunu bizden bu şekilde isteyebilirdiniz Saygıdeğer Başkan. Ama tiyatroyu, bile isteye işlevsiz hale getirip, bizi çalışamayacak bir duruma sokmakta bir sakınca görmediniz.
Kurban bayramının ardından tiyatroya döndüğümüz ilk gün EVRENİN bize verdiği mesajı aldık Saygıdeğer Başkan. 4 yıldır tiyatroda olan, 3 büyük depreme dayanmış, sahne arkasındaki boy aynamızın parçalanmış olması, ÇEHOV VODVİL oyununda kullandığımız tablonun kırılmış, kilitleyerek çıktığımız tiyatro arka kapısının açık olması, kamera görüntülerinde iki ayrı günde kesinti olması muhtemelen EVRENİN bize, bu tiyatroda sanatımızı icra edemeyeceğimize dair güçlü bir mesajıdır. Ve sanıyoruz ki EVRENİN hiç şakası yok. Yine bir canlı yayında Saygıdeğer Başkanın “15-20 etkinlik yapmışlar, 7 milyon harcamışlar” dediği etkinliğin, bizim Tarsus Şehir Tiyatromuzla hiçbir ilgisi yoktur. BİZİM BÖYLE BİR ETKİNLİĞİMİZ YOKTUR, DOLAYISIYLA BÖYLE BİR HARCAMAMIZ DA YOKTUR.
Sözünü ettiği etkinliklerin bütçesini bilmemekle birlikte, bu etkinliklerin bütçeleri Tarsus Şehir Tiyatrosundan değil, Tarsus Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğünden yapılmıştır. 3 yıl düzenli olarak Türkiye’nin önemli usta sanatçılarının Tarsus’un 30 mahallesinde sahne aldığı ve binlerce Tarsuslunun hayranlıkla izlediği oyunları ve bütçesini, Mersin Büyükşehir Belediyesi çalışanlarının, köylerde çocukların yüzlerini boyadığı etkinliklerin (ki bu etkinlikler değerli etkinliklerdir. Kültür Müdürlüğü işbirliği ile yazları, köylerde bizim de katıldığımız şenlikler gibi) bütçesiyle kıyaslayarak büyük bir gafa imza atmıştır Saygıdeğer Başkan. Bu denli büyük çelişkiler, gaflar, talihsiz açıklamalar, yalanlar, değil bir Belediye Başkanına, hiçbir insana yakışmamaktadır. Biz etkinlik yapmayız. Biz çıkar, oyunlarımızı oynarız. Biz ancak Festival yaparız kendi bütçemiz dahilinde. Tarsus Şehir Tiyatrosunun bütçesi bellidir. Yapılan harcamalar bellidir. Saygıdeğer Başkan bütçemizi çok iyi bilmektedir. Fakat bunu açıklamak yerine bizlere iftira atarak, halkı bize karşı kışkırtmaya, itibarımızı zedelemeye devam etmektedir.
Bizler açıklayalım o halde bütçemizi ve yaptığımız harcamaları…
2019 BÜTÇE TANIMLANMAMIŞTIR.
2020 912.000 TL BÜTÇE TANIMLANMIŞTIR. HARCANAN: 75.268 TL İADE EDİLEN: 836.831 TL
NOT 1: ‘’EZOP’’ İSİMLİ OYUNUN TÜM OYUN DEKORLARI DEVLET TİYATROLARI GENEL MÜDÜRLÜĞÜNDEN ÖDÜNÇ ALINMIŞ, DEKORA PARA HARCATILMAMIŞTIR.
NOT 2: OYUNUN TÜM AKSESUARLARI ADANA BİT PAZARINDAN, OYUNCULARIN ŞAHSİ HARCAMALARIYLA GERÇEKLEŞMİŞ, BELEDİYE BÜTÇESİNDEN HARCAMA YAPTIRILMAMIŞTIR.
2021 1.577.000 TL BÜTÇE TANIMLANMIŞTIR. HARCANAN: 264.816 TL İADE EDİLEN: 1.312.183 TL
NOT 1: ‘’ÇEHOV VODVİL’’ İSİMLİ OYUNUN TÜM KOSTÜMLERİ MERSİN DEVLET OPERA VE BALESİNDEN ÖDÜNÇ ALINMIŞ, KOSTÜME PARA HARCATILMAMIŞTIR.
NOT 2: ‘’ÇEHOV VODVİL’’ İSİMLİ OYUNUN KUNDURALARININ TAMAMI, TARSUS TÜTÜNCÜLER ÇARŞISINDA BULUNAN İKİNCİ EL KIYAFETÇİLERDEN ‘’NAKİT’’ TEMİN EDİLMİŞ, OYUNCULAR TARAFINDAN KARŞILANMIŞTIR. TARSUS ŞEHİR TİYATROSU BÜTÇESİNDEN HARCAMA YAPILMAMIŞTIR.
2022 1.680.000 TL BÜTÇE TANIMLANMIŞTIR. HARCANAN: 1.382.749 TL (ULUSLARARASI 1. TARSUS KUKLA FESTİVALİ DAHİLDİR) İADE EDİLEN: 297.250 TL
2023 3.080.000 TL BÜTÇE TANIMLANMIŞTIR. HARCANAN: 1.883.465 TL (ULUSLARARASI 2. TARSUS KUKLA FESTİVALİ DAHİLDİR) İADE EDİLEN: 1.196.534 TL 2024 15.680.000 TL BÜTÇE TANIMLANMIŞTIR. (DÖNEMİN BELEDİYE BAŞKANI HALUK BOZDOĞAN’IN KÜLTÜR MERKEZİ AÇILACAĞINI ÖNGÖREREK YÜKSELTTİĞİ BÜTÇEDİR.
TİYATRONUN SEÇİM MÜNASEBETİYLE 2024 YILI TAHMİNİ BÜTÇE TALEBİ OLMAMIŞTIR. BÜTÇE BELEDİYE BAŞKANINCA YÜKSEK TUTULMUŞTUR.) İLK 6 AY İTİBARİYLE HARCANAN: 107.666 TL SON 6 AY İTİBARİYLE BÜTÇEDE BULUNAN: 15.572.000 TL.
TİYATRO MÜDÜRLÜĞÜNÜN 2 ULUSLARARASI FESTİVAL, 5 OYUN YAPIMI, TELİFLER, YÖNETMEN ÖDEMELERİ İÇİN 5 YIL BOYUNCA HARCANAN TUTAR, KÜSURAT HARİÇ ORTALAMA: 3.713.000 TL’dir. TİYATRO MÜDÜRLÜĞÜNÜN HARCAMADAN İADE ETTİĞİ BÜTÇE İSE ORTALAMA: 19.214.000 TL’dir. BU SAYILARA HERHANGİ BİR ŞEHİR TİYATROSUNDA 5 YIL BOYUNCA ERİŞİLMESİ ZORDUR. TÜM ŞEHİR TİYATROLARININ 5 YILLIK BÜTÇELERİ ARAŞTIRILABİLİR, İLGİLİ KOMİSYONLAR KURULABİLİR. DİĞER ŞEHİR TİYATROLARINDA BULUNAN SAHNE MAKİNİSTLERİ (EN AZ 4 KİŞİ) IŞIKÇILAR (EN AZ 4) SESÇİLER (EN AZ 2 KİŞİ) PERUKACILAR, DEKOR TASARIMCILARI, AKSESUARCILAR, MAKYÖZLER, DEKORCULAR (EN AZ 10 KİŞİ) SUFLÖRLER (EN AZ 1 KİŞİ) DRAMATURGLAR (EN AZ 1 KİŞİ) TARSUS ŞEHİR TİYATROSUNDA BULUNMAMAKTADIR. TÜM BU GÖREVLERİ, TARSUS ŞEHİR TİYATROSU SANATÇILARI EK OLARAK YÜRÜTMEKTEDİR.
‘’ÇİRKİN’’ İSİMLİ OYUNUN YÖNETMENİ, DRAMATURGU, IŞIKÇISI, TARSUS BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI OLARAK GÖREV YAPMIŞ BULUNAN NİHAT ÇAPAR TARAFINDAN, YÖNETMENLİK ÜCRETİ, DRAMATURGLUK ÜCRETİ GİBİ TEMEL HAKLARI TALEP EDİLMEDEN YAPILMIŞTIR. ‘’EZOP’’ İSİMLİ OYUNUN YÖNETMENİ, DRAMATURGU, IŞIKÇISI TARSUS BELEDİYE BAŞKAN YARDIMCISI OLARAK GÖREV YAPMIŞ BULUNAN NİHAT ÇAPAR TARAFINDAN, YÖNETMENLİK ÜCRETİ, DRAMATURGLUK ÜCRETİ GİBİ TEMEL HAKLARI TALEP EDİLMEDEN YAPILMIŞTIR. ‘’MASAL GÜLLERİ’’ İSİMLİ OYUNUN YAZARI, YÖNETMENİ AYŞE LEBRİZ BERKEM’E HİÇBİR TELİF VE YÖNETMENLİK ÜCRETİ ÖDENMEMİŞTİR. DEKOR TASARIMCISI İSMAİL DEMİREL, ÇALIŞILAN HİÇBİR OYUNDA ‘’DEKOR TASARIM ÜCRETİ’’ ADI ALTINDA BİR TELİF ÜCRETİ ALMAMIŞTIR. TARSUS ŞEHİR TİYATROSUNUN HARCAMAKTAN İMTİNA ETTİĞİ BÜTÇE, 20 MİLYON LİRAYA YAKIN BİR BÜTÇEDİR.
TİYATRO, TASARRUF YÖNTEMİNİ 3 AY 8 GÜN DEĞİL, 5 YILDIR UYGULAMAKTADIR.
Tüm bu gelişmeler dahilinde, yaklaşık 1.5 aydır bizlerle dayanışma içerisinde bulunan, yayınladıkları bültenlerle bu sürgünlere, mobinglere ve insanlık dışı tutuma tepki gösteren sendikalarımıza, kooperatiflerimize, tiyatro dergi ve gazetelerine, inisiyatiflere, diğer belediyelerin Şehir Tiyatrolarına, Mersin ve Ulusal basın temsilcilerine, bireysel olarak destek veren oyuncu, yazar, yönetmen, edebiyat ve sanat dünyasının kıymetli isimlerine, konuyla yakından ilgilenen Cumhuriyet Halk Partisi milletvekillerine ve haksızlığın en büyüğünün yapıldığı, 99 gündür sanatla buluşma hakları, Saygıdeğer Başkan Ali Boltaç tarafından ellerinden alınmış Tarsuslu sanatseverlere teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Belediye başkanlarının ilk 100 gün icraatı önemlidir. Ne yazıktır ki Saygıdeğer Başkanın ilk 100 gün icraatı, Kültür ve sanata darbe vurarak geçmiştir. Saygıdeğer Başkan Ali Boltaç’ın bizlere ve dolayısıyla tiyatro sanatına uygulamaya çalıştığı karanlık, çağdışı ve medeni olmayan tavırları sebebiyle ve onun takıntı haline dönüştürerek maaşlarımız üzerinden yaptığı hesaplarına, halkı yanıltıcı söylemlerine ve iftiralarına daha fazla katlanmamız mümkün değildir. Pek Saygıdeğer Başkan, bizim nezdimizde tiyatro sanatını alçaltma gafletinde bulunmuş ve tüm tiyatro sanatçılarını rencide etmiştir. Saygıdeğer Başkan Ali Boltaç’tan şu dakika itibariyle iyi bir sanatsever olmasını, sanatı ve sanatçıyı desteklemesini bekleyemeyiz. Kendisine sanat camiasından danışmanlar atayacağını düşünerek, bu ülkenin konservatuvarlarından mezun sanatçıları yeniden mülakata alma cüretine daha fazla katlanmayacağız.
Tarsus Belediyesi, Ali Boltaç’ın değil, Tarsuslularındır. Tarsusluların sanatla buluşma hakkını gaspeden, göreve geldiği 99 gündür kültür ve sanat alanında hiçbir hizmet veremeyen bir belediye başkanının ‘’tiyatro kapatan, sanatçılarını sürgüne yollayan’’ tavrı, tiyatromuzun alnına sürülmeye çalışılan kara bir lekedir! Tiyatro sanatı, Tarsus Belediye Başkanının siyasi hırsları, bir önceki dönemle olan hesaplaşma arzusuna kurban edilmiştir.
Tiyatronun siyaset üstü bir disiplin olduğunu Saygıdeğer Başkan kavrayamamıştır. Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosu’nda 5 yıldır görev yapan, festivaller düzenleyen, festivallere katılan, çocuk ve yetişkin oyunları yapan, çocuk ve gençlere eğitimler veren, konservatuvara öğrenciler kazandıran, ödüller alan, tiyatromuz için geleceğe daha sağlam adımlar atmaya çalışarak Tarsus ismini kısa bir sürede tüm ülkede saygın bir şekilde konuşulur hale getirmeyi başarmış bizlerin, Ali Boltaç’ın vereceği, lekelemek için elinden geleni yaptığı maaşa ihtiyacımız yoktur.
Hiç bir Belediye Başkanı, tiyatro sanatçılarını Belediye Başkan Yardımcılarına çay-kahve servis ettirmeye cüret edemez! Tiyatro sanatçısının yeri sahnedir. Salondur. Sokaktır. Meydandır.
Bu süreçte yaşanan tüm gelişmeler Cumhuriyet Halk Partisi’ne bildirilmiş, bölge milletvekilleri ile iletişime geçilmiştir. Konunun başından sonuna tüm bilgiler Mersin Milletvekili Sayın Gülcan Kış’a iletilerek, ( Bu süreçte bizlere destek olduğu için kendisine teşekkürü bir borç biliriz ) Cumhuriyet Halk Partisi ‘’KÜLTÜR-SANAT POLİTİKASI’’ isimli yayınında belirttiği üzere ‘’KÜLTÜR DESTEKLENECEK, MÜDAHALE EDİLMEYECEKTİR. Sanatçılarımızın yaratıcılıktaki özgürlüklerine müdahale edilmeyecek, sanat kurumlarının özerkliği korunacaktır. Sanat kurumlarına keyfi müdahalelere son. Sanatçıların, sanat kurumlarının yönetim bünyesinde yer almaları özendirilecektir’’ ifadelerinin Tarsus Belediye Başkanı tarafından göz göre göre çiğnendiği aktarılmıştır. Cumhuriyet Halk Partisinin kültür sanat politikasına aykırı hareket eden ve durumu şahsileştiren Ali Boltaç’tan, bu yapıda bir zarafeti ve anlayışı beklememizin de beyhude olduğu kanısına vardık.
Evet Saygıdeğer Başkan, sizin de sık sık ve büyük bir öz güvenle ifade ettiğiniz gibi, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezinin bile fikrinizi değiştiremeyeceğini anladık, gördük. Çünkü siz, öfke nöbeti içerisinde, üstüne basarak bize ifade ettiğiniz gibi, BELEDİYE BAŞKANISINIZ.
Çok saygıdeğer Başkan, birincil mesleğiniz olan zeytinyağı tüccarlığında, sanatla bir ilişkiniz olmayabilir. Sanatı desteklemeyebilirsiniz, hiç ilginizi çekmeyebilir ya da anlayamayabilirsiniz. Olabilir, bu çok normaldir. Pablo Picasso’nun “Guernica” tablosu karşısında, estetik algınızı harekete geçirecek, onu besleyecek enstrümanlardan yoksun olabilirsiniz. Tablo size anlamsız gelebilir. Bu çok normaldir ya da Bertolt Brecht’in “Üç Kuruşluk Opera” oyunu, sizin değer algınıza hiçbir şekilde dokunamayabilir. Bu da çok normaldir. Ama kamu yönetiminde söz sahibi olduktan sonra, sanatı sevmeseniz, anlayamasanız dahi, anlayanlar için, sevenler için desteklemek zorundasınız. Asli görevlerinizden biri de bu olmalıdır. Tüccar mantığı ile hareket ederseniz, gelebileceğiniz son nokta, sizin de yaptığınız gibi, işleyen aktif bir tiyatroyu yok etmek olur. Şimdi kendinize sormanız gereken soru şu : Zeytinyağı tüccarı olarak mı kalacaksınız, yoksa gerçek bir Belediye Başkanı mı olacaksınız?
Bizler, aşağıda imzası bulunan Tarsus Belediyesi Şehir Tiyatrosu Sanatçıları, tüm bu yaşananlar doğrultusunda hukuki haklarımız saklı kalmak koşuluyla, çok sevdiğimiz kurumumuz ve görevlerimizden ayrılıyoruz. Yukarıda saydığımız haklı sebeplerle iş akdimizi feshediyoruz. Tiyatro müdürlüğü, kamuoyundaki baskılar nedeni ile kapatılamadığı için, bu bizim kazanımımızdır. Aslolan tiyatrodur, tiyatronun yaşamasıdır.
Bizim yerimize, çeşitli anlaşmalarla görevlendirilecek, çeşitli vaatlerle davet edilecek meslektaşlarımızı da nasıl bir yapıyla, idarecilik anlayışı ve tecrübesizlikle karşılaşacakları konusunda uyarmak istiyoruz. Yeni gelecek ekibe iyi dileklerimizi iletiyoruz. Umarız bizim başımıza gelen, onların da başına gelmez. Unutmayınız ki sanat, hiç kimsenin iki dudağı arasında olamayacak kadar değerlidir.
Bizler, maaşlarımızdan 400 TL kesinti yaparak tasarruf tedbiri aldığını söyleyen Saygıdeğer Belediye Başkanına, bundan sonraki maaşlarımızdan feragat ederek destek veriyoruz. Sanatımızı icra ederek evlerimize ekmek götürdüğümüz ve alın terimizle kazandığımız maaşlarımızı, Saygıdeğer Ali Boltaç’ın tasarruf tedbirlerine feda ediyoruz.
Umuyoruz ki bizim maaşlarımızı kesintiye uğratarak uyguladığı stratejisini ‘’tasarruf tedbirleri’’ adı altında hayata geçiren Saygıdeğer Ali Boltaç, Tarsus kentini kalkındırır, bizlerin de sürece, maaşlarımızla katkımız olmuş olur.
Ne diyordu William SHAKESPEARE? ‘’ENGİN ŞEREFİMİZİN YURDUNU BİR AVUÇ ALTINA SATACAK İNSANLAR MIYIZ BİZ? BÖYLE BİR ROMALI OLMAKTANSA, KÖPEK OLUP AYA KARŞI ULURUZ, DAHA İYİ!’’
