Okan Tiyatro Öğrenci Dayanışması: “Üniversitenin Kâr Etmesi İçin Biz Kazan Dairelerinde Mi Öğrenim Göreceğiz?”

editor
2,7K Okunma
İstanbul Okan Üniversitesi Konservatuvarı Tiyatro Bölümü öğrencilerinin kurduğu Okan Tiyatro Öğrenci Dayanışması, dün saat 17:00’de okulun Hasanpaşa Kampüsü’nde bir basın açıklaması yaptı. Öğrenciler, üniversite yönetiminin konservatuvarı Hasanpaşa Kampüsü’nden Tuzla Kampüsü’ne taşıyarak, kendilerini bir binanın -2.katında, nefes bile alamayacakları sağlıksız koşullarda eğitim almaya mahkum ettiğini belirttiler. “Bir üniversitenin kâr edebilmesi için bir grup öğrencinin kazan dairelerinde mi öğrenim görmesi gerekiyor?” diye soran öğrencilerin basın açıklaması şöyle:

Bugün, konservatuvar binamızın,okul yönetimi tarafından taşınacağı kararını öğrenmemizin üzerinden 26 gün geçti.Bugün burada, Okan Üniversitesi Konservatuvarı Tiyatro Bölümü öğrencileri olarak; bu karar karşısında verdiğimiz mücadeleyi ve taleplerimizi açıklamak için toplandık. Öğrenim görmekte olduğumuz binamızın, kira sözleşmesinin Mütevelli Heyeti Başkanı tarafından tek taraflı feshedildiğini ve bu sebeple konservatuvarımızın Tuzla Kampüsü’ne taşınacağını10 ağustos 2022 tarihinde, üniversite yönetiminden ya da herhangi bir hocamızdan değil, okulumuzda taşeron üzerinden çalışan güvenlik görevlilerinden öğrendik. 

Öğrendiğimiz gün üniversitenin web sitesinden aceleyle yapılan duyuruda, taşınma gerekçesi olarak ‘’Öğrencilerin Yoğun Talebi’’ni gösteren üniversite yetkilileri, bu ifadeyle biz öğrencileri kendi yalanlarının destekçisi olarak göstermişlerdir. Gerçeği yansıtmayan bu söylemin aksine, Hasanpaşa Yerleşkesi’nde öğrenim görmekte olan hiçbir öğrencinin yazılı ya da sözlü böyle bir talebi yoktur. Ayrıca, hocalarımız ve üniversitenin yetkili kurulları dahil hiç kimseye danışılmadan, sorulmadan, tek taraflı olarak üniversite Mütevelli Heyeti Başkanı, yani tek bir kişi tarafından alınan bu karar iki gün içinde aceleyle uygulamaya koyulmuş ve okulumuz taşınmaya başlanmıştır. Birçok öğrencinin ve yıllık izinlerini kullanan hocalarımızın şehir dışında olması sebebiyle, kişisel eşyaların okuldan alınması için talep edilen süre dahi tanınmamıştır.  

Sormak istiyoruz: Sayın Mütevelli Heyeti Başkanı, “öğrenci talebi” yalanıyla kamuoyunu yanıltmaya çalışmak yerine,  tamamen ticari kaygılarla alınan bu kararın, gerçek nedenlerini açıklayacak kadar cesur olamaz mıydı? Sormak istiyoruz: Okul parasını çıkarmak için yığınla borcun altına giren, ek işlerde sabahlara kadar çalışan bizlere, taşınma kararı bu kadar geç mi haber verilmeliydi? Sormak istiyoruz: birbirinden kıymetli hocalarımız, hiçbir görüşleri alınmadan, zorbalığa varan bir dayatmayla mı kararı öğrenmelilerdi? Hocalarımıza ve eğitime yapılan bu saygısızlık karşısında dehşet içerisindeyiz, bu tutumu şiddetle kınıyoruz. Üniversite eğitimini ve onun en temel unsurları olan öğrenci ve  öğretim elemanlarının içine düşeceği durumu zerre kadar düşünen, ona asgari önem veren hiç kimse, böyle bir kararı, böyle bir süreçle almaz, bu şekilde uygulamaz.  

 17 Ağustos Çarşamba günü, eğitim kalitemizi sürdürebilmemizin kaçınılmaz bir gereği olarak, Hasanpaşa Yerleşkesi’nde öğrenim görmeye devam etme talebimizi, dilekçeler aracılığıyla üniversitenin ilgili tüm mercilerine ilettik. Ancak, dilekçelerimize hiçbir geri dönüş alamadık. Tuzla Kampüsü’nde bize verilecek yeni öğrenim alanlarımızı görmek istediğimizde ise engellendik. Israrlarımız sonucunda birkaç arkadaşımız bize verilecek alanları gördüğünde, bunca zaman neden engellenmeye çalışıldığımızı anladık Gördüğümüz manzara karşısında hayal kırıklığına uğradık ve hala büyük bir üzüntü ve öfke içerisindeyiz. Bize verilen yeni eğitim mekanı, Bekir Okan Kongre Merkezi’nin -2. katında, ana işlevi binanın ısıtma, havalandırma ve benzeri sistemlerinin makine ve tesisatını barındırmak olan bir alandır. Geri kalanı da hurdaya çıkmış malzemelerin deposu olarak kullanılmaktadır.İçeriye gün ışığının girmediği, fiziksel çalışmalara müsait olmayan böyle bir alanın, okul yönetimi tarafından biz öğrencilere verilmesi eğitime, onun temel unsurları olan hocalara ve öğrencilere karşı büyük bir saygısızlıktır.  

Okul yönetimine sormak istiyoruz: Okan Üniversitesi, kendi öğrencilerine, -2.katta, nefes bile alamayacakları sağlıksız koşullarda eğitim almayı mı reva görüyor?  

Bir üniversitenin kâr edebilmesi için bir grup öğrencinin kazan dairelerinde mi öğrenim görmesi gerekiyor?  

Yıllardır üniversite yönetiminden aldığı çok düşük bütçelerle yaşayan, büyük ölçüde öğretim görevlileri ile öğrencilerin maddi ve manevi fedakarlıklarıyla tiyatro adına çok ciddi bir değer oluşturmuş olan Okan Konservatuvar, başına buyruk alınan bu karar sonucu fiilen kapanmakla karşı karşıyadır. Bu uygulamayı “ben kapatmadım, siz gittiniz” dedirtmek için hocalarımıza ve biz öğrencilere karşı uygulanan bir yıldırma politkası olarak görüyoruz. 

Kamuoyunun sesimize kulak vermeye başlamasından kısa bir süre sonra, 26 Ağustos günü, rektörümüz ve rektör yardımcımızla bir görüşme gerçekleştirdik. Bu görüşmede, mağduriyetimizi ve taleplerimizi anlattık fakat dikkate alınmadık. Israrlarımız sonrasında, taşınma kararına gerekçe olarak, öğrenim gördüğümüz binanın depreme dayanıklı olmadığı söylendi. Biz öğrenciler gerçek sebebin bu olmadığını düşünüyoruz. Ve merak ediyoruz: Depreme dayanıksız olduğu belirtilen bir binada, öğrencilerinizi hangi hakla bunca yıldır risk altında bırakıyordunuz? 

Madem bu bina depreme dayanıksız, taşınma kararından birkaç hafta önce sahnemizin ve kulislerimizin rutin yıllık bakımını neden başlatınız? 

 Ayrıca bu görüşmede mağduriyetimiz karşısında, sessiz kalınmış, üstelediğimiz noktada “hata yaptık” denilerek maddi ve manevi kaybımız hafife alınmıştır. Bünyesinde 25.000’den fazla öğrencinin eğitim gördüğü, her yıl binlerce öğrencinin mezun olduğu bir kurumda, yapılan bir hata karşısında, nasıl bu kadar duyarsız kalınabilir? Bu tutum, sağlıklı ve doğru eğitime erişim hakkımızın fiilen gaspıdır. 

Öne sürülen mazeretlerden bir diğeri “ekonomik durumun sıkıntılı” olmasıdır.  

Türkiye’nin önde gelen yatırımcıları arasında yer alan, tüm dünyada çeşitli yatırımları olan, şu anda Miami’nin en yüksek binasını yapmakta olduğu söylenen, sayın Bekir Okan, nasıl olur da bir avuç öğrenciye yapılan harcamalar sonucu mali bir sıkıntı içerisine girmiş olabilir? Binlerce öğrenciye eğitim imkanı sunan Okan Üniversitesi’nin, sayısı toplam 150’yi geçmeyen Konservatuvar öğrencilerine yaptığı yatırımdan dolayı mali sıkıntı yaşaması bizlere inandırıcı gelmemektedir. 

Rektörlükte yapılan toplantıda, hiçbir öğrencinin Tuzla Kampüsü’ne taşınma talebi olmadığını belirtmemize rağmen toplantı bitiminden yarım saat sonra Okan Üniversitesi web sitesinde bir duyuru yayınladı. Bu duyuruda taşınmanın ‘’Konservatuvar öğrencilerinin talebi sonucunda’’ gerçekleştirildiği yalanı yinelendi. Bu duyuruyla bizimle resmen alay edilmiştir. Tercih ettiğimiz üniversitede bize vaat edilen koşullarda eğitim görmek, bu koşulların sürekliliğini sağlamak bize sunulan bir lütuf değil, hem üniversitenin sorumluluğu hem de bizim hakkımızdır. Eğitimi ve eğitim için sağlanması gereken imkanları öğrenciye bir lütufmuş gibi gösteren bu anlayışı kabul etmiyoruz. Bu sebepledir ki, Okan Üniversitesi Konservatuvar’ı Müdürü’nün, bir gazeteye yaptığı açıklamada bizim durumumuzu bildiği halde hafife alan ifadelerini bunca yıllık öğrencileri olarak üzüntü ve hayat kırıklığıyla karşılıyoruz. Konservatuvar Müdürü’nün “biz eğitim ücretlerimize diğer üniversiteler gibi fahiş zamlar yapmadık”  beyanı, diğer özel üniversitelerin kabul edilemez zamları altında ezilen arkadaşlarımızın durumundan istifade etmeye ve ana derdimizin odağını saptırmaya yöneliktir.Kendisinin bunun farkına varmasını dileriz. 

1 Eylül günü, hocalarımız tarafından sosyal medyada yayınlanan bildiriyle hocalarımızın bu hatadan dönülmesi yolundaki girişimlerinin de karşılıksız bırakıldığını öğrenmiş olduk. Aynı bildiride, seçici kurulda yer alan hocalarımızın mevcut koşullar altında bu seneki yetenek sınavlarından çekildiklerini, diğer hocalarımızın da bu kararın arkasında olduğunu öğrendik. Bu yolla hocalarımız, eğitimimizin aynı kalitede devam edebilmesi için bizlerin yanında olduklarını belirttiler.  

Ancak süreç bu şekilde devam eder, binamızı geri alamazsak, hocalarımızın çoğunu kaybetme riskiyle karşı karşıya kalacağız. Bu risk görmezden gelinemez.  

Bizzat okul yönetimi tarafından ifade edildiği gibi bu karar bir eğitim cinayetidir.  

Bizler artık, karar verme yetkisi olmayan yetkililerle görüşmek değil, bu kararın müsebbibi ve asıl muhattabımız olan Mütevelli Heyeti Başkanı’na ulaşmak ve taleplerimizi yinelemek istiyoruz. 

Hasanpaşa Kampüsümüzde, burada kalmak İstiyoruz !!  

  • Yıllardır maddi ve manevi çabalarımızla yapılmasın büyük katkıda bulunduğumuz, üzerinde büyük emeğimiz olan sahnemizin geri verilmesini talep ediyoruz. 
  • Evlerimize, iş yerlerimize, tiyatrolara, operalara, sanat etkinliklerine ve sahnelerimize yakın bir yerde eğitim görmek istiyoruz. 
  • Eğitimimizin nerede ve hangi koşullarda sürdürüleceği konusunda biz öğrencilerin dinlenmesini ve İstanbul Okan Üniversitesi Konservatuvarı’nı yoktan yaratan değerli hocalarımızın uzmanlıklarına saygı duyulmasını, fikirlerine ciddiyetle kulak verilmesini  talep ediyoruz. 

Kısa vadeli gelir gider hesaplarına değil, niteliğe ve sürekliliğe  öncelik veren, kâr amacı gütmeyen öğrenci dostu eğitim İSTİYORUZ.  

Yanımızda olan herkese teşekkür ediyoruz.

Okan Tiyatro Öğrenci Dayanışması

 

Benzer Yazılar

Bu web sitesi size daha iyi bir performans sunmak için cookie kullanmaktadır. kabul edin Devamını Oku