Modernizm’in İçinde Saklı Kalmış Bir Tutukluluk Hali: “Joseph K”

Tolga Polat

Tolga Polat

Kafka’nın en önemli eserlerinden “Dava” dan esinlenilerek genç İngiliz yazar Tom Basden tarafından kaleme alınan “Joseph K”, İlksen Başarır’ın akıcı çevirisi ve Serdar Biliş’in süpervizörlüğünde bir Das Das prodüksiyonu olarak sahneleniyor… Oyun; Joseph K’nın otuzuncu yaş gününü eve sipariş ettiği pizzayla kutlamak üzereyken, pizzasını getiren iki adamın ona tutuklu olduğu bilgisini vermesiyle başlarken, K’nın tüm olanlar karşısında suçunun bile ne olduğunu bilmeden, mantık dışı bir adalet sistemiyle savaşa girmesi üzerine odaklanıyor… Tom Basden’ın kara mizah yüklü ve zekice kurgulanmış uyarlaması, adeta görünmez otoritelerin yarattığı bilinmezliklerle dolu labirentlerin, farkındalığını sorgulatıyor…

Kafka’nın Dava’sı “Korku Çağı” diye adlandırılan 20. yüzyılda insanoğlunun artık neredeyse kurtulması olanaksız bir yazgıya dönüşmüş olan kuşatmalı yaşamının hikayesini anlatmakta… Korkunun egemen olduğu bu çağ, insanın insanca bir dil aracılığıyla iletişim kurabilme, böyle bir dille insanca tepkiler uyandırabilme olanağından yoksun kalmıştır… Dava’nın kahramanı K. başlangıçta tutuklanma nedenini merak etse bile bu saçmalığı merak etmeyi de anlamsız bulmaktadır… Bu aşamadan sonra yaşayacakları, tutuklanma öncesinde yaşayacaklarından çok da farklı değildir… Suçlanan, tutuklanan ve özgürlüğü elinden alınan biri olarak K. davalıdır… Suçlayan, tutuklayan olarak davacı ise toplumdur… Kafka’nın diğer eserlerinde olduğu gibi burada da esas karakter absürd bir biçimde, zayıflık, itilmişlik, güçsüzlük, çaresizlik gibi psikolojik durumlar içinde debelenip durur… Gerçekdışı niteliğiyle Kafka’nın şaşırtıcı yapıtları arasında çok önemli bir yeri olan Dava; tamamlanmamış bölümleriyle birlikte yazarın ölümünden iki yıl sonra, yakın arkadaşı Max Brod’un katkılarıyla, 1925’ de yayımlanmıştır…

Tom Basden’ın günün dinamikleri ve etrafımızı çevreleyen teknolojinin tarif edilemez döngüsünü bir noktada merkeze alarak yazdığı Joseph K, ilk kez Kasım 2010’da Londra’da Gate Theatre’da sahnelenmiş… Totalitarizm, üzerinden metnin iskeletini belirleyen Basden, bireysel özgürlüklerin tamamen kısıtlandığı, devlete itaatin şart olduğu, tüm yetkilerin merkezileştirildiği bu yerde K’nın mücadelesini etkin bir biçimde yansıtıyor… İzleyicisine asıl amacı elbette sadece kahkaha attırmak olmayan Basden, esprili ve özgün bir yorumla oluşturduğu sahne matematiği ile ne tam bir dram ne de tam bir komedi yaratmadan kara mizahın incelikli ustalığını kullanarak, ister istemez seyirciyi düşünmeye hatta sorgulamaya yöneltiyor… Üstelik bunu göze sokmadan başaran yazar, 90 dakika boyunca klasik bir kara mizah örneğinin üzerinde, iyi kurgulanmış eleştirel bir kara komedi sunuyor…


İç ve dış duyumlarını devreye geçirerek karakteri hem metinden hem de hayattan alarak kendi kumaşları üzerinden harmanlayan oyuncular, Mert Fırat, Didem Balçın, Onur Dilber ve Özgün Aydın alkışı hak ediyor… Şüphesiz uyumun ve zamanlamanın çok önemli olduğu bu sahneleme de, rollerine nefes olan oyuncular, gerçeği sahnede yeniden yaratarak, karakterin aynı şartlar altında bir kez daha yaratılma sürecini ustalıkla ve iyi çalışılmış bir ensemble içinde yansıtıyorlar… Elbette bu uyumda Biliş’in katkısı çok önemli… İzleyeni yormayan temposu ve gerilim unsurunu dengeleyen sahneleme tekniği ve işlevsel dekor kullanımı, seyir keyfini arttırıyor… Bu noktada yaratıcı sahne ve ışık düzeni için Cem Yılmazer’ i ve çağı yakalamış kostüm tasarımı ile Funda Çebi ‘yi de ayrıca kutlamak gerek…

Wikileaks nesli için modern bir Kafka yorumu olarak da yorumlayabileceğimiz Basden’in Joseph K ‘sı çağdaş yaşamın çılgınlığının insanı tümüyle delirten bir endişe kaynağını dönüşmesini ve bürokratik engellerin ardı arkasına geldiği bir dünyada Joseph K’nın yalnızlaşmasını ortaya koyuyor… Telefonu

kapatılan, pasaportu geçersiz kılınan Joseph’in özgürlüğünü tehdit edenlerle yüzleşme mücadelesi mantığı olmayan bir yasayla mücadelesine uzanıyor…  Joseph K, sahneleme biçimi, etkili oyunculukları ile mutlaka seyredilmesi gereken oyunlardan biri… Kaçırmayın!

0

Benzer Yazılar

Bu web sitesi size daha iyi bir performans sunmak için cookie kullanmaktadır. kabul edin Devamını Oku