Dışarıdan prestijli bir şekilde sanat için yaptıklarıyla övünen Zorlu şirketi çalışanları için bir bardak kahve ve su verme konusunda prestiji bir kenara bırakıyor.
Bir Zorlu PSM çalışanının Evrensel gazetesinde yayımlanan yazısını okurlarımızla paylaşıyoruz:
Ülkemizde birçok göz önünde insan ve sanatçı bulundukları yerde bir değişimin geldiğini müjdeliyor ve bu müjdeler dinleyicileri her seferinde heyecanlandırmayı başarıyor. Ben de bir Zorlu Performans Sanatları Merkezi çalışanı olarak bu müjdeleri her duyduğumda herkesle birlikte heyecanlanıyorum. Gerçekten ülkede bir değişimin geldiğini hissettiğimiz ve ümitlendiğimiz bu günlerde ben Zorlu PSM çalışanı olarak bizim için şartların nasıl değiştini sizinle paylaşmak istiyorum.
Zorlu dışarıdan baktığımızda gösterişli mimarisi, üstünde yükselen gökdelenleriyle İstanbul’un zenginliğinin bir nişanesi olarak kendisini gösteriyor. AVM’den adımınızı attığınızda gördüğünüz mağazalarda bu zenginliğin bir tasdikleyicisi olarak duruyor. AVM’nin içerisinde bulunan Performans Sanatları Merkezi de içerisinin mimarisi ve tasarımıyla bu zenginliğin, gösterişin bitmeyeceğini size göstermeye çalışıyor gibi. Ancak dışarıdan sanata destek veriyor gibi gözüken; önemli konser, tiyatro, müzikal gibi organizasyonlara ev sahipliği yapan Zorlu çalışanlarına bu ışıltılı yüzü göstermekten kaçınıyor.
Bir çalışan olarak içeride geçirdiğim günler benim için başından itibaren hayret edici olduğu için bunları sizinle de paylaşmak istiyorum. Ben Zorlu bünyesinde çalışan birisi değilim, Zorlu bir ajansla çalışarak günlük işçi ihtiyacı doğrultusunda bizi çalıştırıyor ancak bizim üzerimizde kontrolü de yine kendisi sağlıyor. İşe girdiğim ilk anda sigara içilen açık alanda biz insan kaynakları aracılığıyla gelen çalışanların herkesle aynı yerde mola yapamayacağımızı, mola sırasında misafirlerin bulunduğu yerde bulunamayacağımızı ve sigara içemeyeceğimizi öğrendim. Sigara içmemiz için ayrılan yer aynı alanda bulunsa da önümüzde bulunan bir yapıyla göz önünden çekiliyorduk. Bu göz önünden çekilmeyle de Zorlu’nun “ışıltılı” yüzünden iyice uzaklaşıyorduk. Bu birçok iş yerinin yaptığı ve uyguladığı bir şey olduğu için düşündüğünüzde size absürt gelmeyebilir ancak yasaklar burada bitmiyor. Herkese verilen karton bardakla kahve içmesi yasak olan bar ve kasa çalışanları yeni gelen kuralla artık su, kahve ve çay içemeyecek. Zaten 8 saatlik bir çalışmada 15 dakikadan fazla mola vermeyen Zorlu bu 15 dakikalık molada da en temel ihtiyaçlarımızı herkesle aynı yerden karşılamamızdan rahatsız olmuşa benziyor. Çalışanlar arasında bu yasak doğal olarak çok işlememiş gözükürken çalışırken birisinin görme ihtimaline karşı suyu saklamam uyarısı artık bu yasağın insani boyutlardan da çıktığını gösterdi bana.
Dışarıdan prestijli bir şekilde sanat için yaptıklarıyla övünen Zorlu şirketi çalışanları için bir bardak kahve ve su verme konusunda prestiji bir kenara bırakıyor. Bu yasağı asla yazılı şekilde paylaşmayan Zorlu yasağı açıklayan çalışanlarına da mantıklı açıklamalar yapsaydı onlar da bize yapabilirdi diye düşünüyorum.
Zorlu birçok muhalif sanatçıya konserlerde, tiyatrolarda ve diğer etkinliklerde alan açıyor olsa da bu gerçek karanlık yüzünü görmememiz içinmiş gibi hissettiriyor. Sanatı bir ticari ürün haline getiren Zorlu bir üründen daha fazla kâr elde etmek isteyen her şirket gibi ilk olarak kendi çalışanlarına uyguladığı politikalar yoluyla kârını arttırmak istiyor. Değişimin geldiğini hepimiz biliyoruz ve hissediyoruz ancak bu değişim acaba biz çalışanları da etkileyecek mi?
Zorlu PSM Çalışanı
