Yapay zeka teknolojileri, son günlerde metamodern forumlarda en çok tartışılan başlıklar arasında yer alıyor. Tartışmaların temelini ise Deepmint isimli şirketin geliştirdiği, yazarlık yeteneği olan bir yapay zeka; “Dramatron”, dil modellerini kullanan bir sistem.
Tiyatro metinleri ve sinema senaryoları yazmak için destek alabilenecek kullanışlı bir arkadaş aslında… Bana göre yazarların zorlandığı pek çok şeyi çözüme kavuştaracak bir yardımcı gibi duruyor. Dramatron’a bir kaç yönelim cümlesi veriyorsunuz ve o sizin için sayısız alternatifi olan metinler yazıyor. Size düşense, bu metinler arasından yeniden bir yapılanmaya gitmek! Evet, metamodernistlerin ilgilendiği kısım da tam olarak bu “yeniden yapılanma” meselesi. Siz, yapay zekanın kulağına derdinizi, anlatmak istediğiniz şeyi fısıldıyorsunuz, o size istediğiniz sayıda farklı metinler sunuyor. Üstelik metinlerin oluşum aşamalarına müdahale de edebiliyorsunuz. Yapay zekanın yarattığı karakterlerde, mekanlarda değişikliğe gidip ‘’yeniden yaz’’ demeniz yeterli oluyor. Diyelim aynı konuda, aynı karakterlerle, aynı mekanda 5 farklı metin oluşturdunuz. Bundan sonrası da dramaturgun işi… Metinlerarası bir yeniden yapılanma!
Dramatron bir yazı aracı ve ilham kaynağı olarak düşünülmüş. Bilgisayarın başında, tek başınıza bir yazı ekibiyle çalışmak kadar konforlu ve hızlı. Bazen aylarca sürebilen yazma süreçlerini bir kaç gün içinde halledebiliyorsunuz. Dramatron’un kullanılabilirliğini değerlendirmek ve yeteneklerini ölçmek için, 15 oyun yazarı ve senarist ile anlaşmış yetkili firma. 15 yazar aylardır farklı dillerde, farklı konularda sayısız metin yazdırılıyor bu yapay zekaya. En iyi sonucu alabilmek için test işlemleri devam ediyor. O yüzden sistem şu an herkese açık değil… Hem bir metamodernist hem de bu 15 yazardan biri olan Jaylen Pittman, yayınladığı bir makale ile duyurdu Dramatron’u. Ve tüm yazarlara da açık çağrıda bulundu; ‘’Bu projeyi geliştirmek için fikirlerinizi, önerilerinizi bekliyoruz. Lütfen bizimle iletişime geçin. dramatron@deepmind.com ‘’
En çok kafamı karıştıran şey intihal, yani özgünlük kısmı. Yapay zeka web tabanı üstünde taramalar yaparak bir yaratım sağlıyor. Bu yüzden geliştiriciler için dil, veri tabanlarına ulaşılabilirlik için önemli. Kısacası, önce siz yapay zeka arkadaşımıza kendi dilinizi tanıtıyorsunuz, bulabildiğiniz örnek metinleri sisteme yüklüyorsunuz. Dramatron ise sizin yüklediğiniz verilerle kendi tarayıcılarını kullanıp bir yazılım gerçekleştiriyor. Ne kadar özgün olacağını tahmin etme şansımız yok. Fakat günümüzde yeni yazılan metinlerin de özgünlükleri ayrı bir tartışma konusu… Üstelik insan zihni o kadar garip işler ki… Yıllar önce izlediğiniz bir film, okuduğunuz bir kitap, siz şu an hatırlamasanız bile ilham perisi olarak bilinç altınızdan çıkar. Özellile dil söz konusu olduğunda, pek çok yazarın kendi özgün dilini bulması yıllar sürer. Günlük hayatlarımızda bile sınırlı sayıda kelime ile konuştuğumuzu hesaba katarsak, yapay zekaın bizden daha yaratıcı ve özgün olacağını öngörebiliriz.
Dramatron‘un yaratıcılar tarafından nasıl kullanılabileceğinin somut örnekleri Deepmint’in kendi sitesinde mevcut. Bir oyun yazarının 4’ü ağır bir şekilde düzenlenmiş ve yeniden yazılmış olarak sahneleneceği tiyatro oyunları ise metaverse tiyatrosunda yerini almış. Dramatron ile birlikte yazılan senaryolar, Çin Halk Tiyatrosu gösteri formunda, bot(avatar) oyuncularla örnek proje olarak gösteriliyor.
Gelelim biz bu tablonun neresindeyiz veya neresinde olmalıyız meselesine… Bana sorarsınız, tiyatro tarihimizde geçmişten günümüze yazılmış tüm metinleri sisteme taratıp, yükleyerek Türkiye Tiyatrosu’na yapay zeka entegrasyonu sağlanabilir. Klasik oyunları evirip çevirip uyarlamaktansa, çok daha yaratıcı ve yenilikçi bir tutum olacağı kanaatindeyim. Dramatron dil üzerinden ilerleyen bir sistem olduğu için, elbette yabancı oyunların Türkçe çevirilerini de sisteme yükleyebiliriz, fakat bu gerekli mi, çok emin değilim. Metamodernizmin temel meselelerinden biri olan ‘’kültürel duyarlılık’’ katmanında kendi dilimizin ve kendi kültürümüze ait tiyatro metinlerinin üstünden gerçekleştirilecek bir yeniden yapılanma çok daha doğru olacaktır.
Telif ile ilgili kısımlar nasıl ilerleyecek, bu sistemi kullanmanın maddi karşılığı kur farkı ile ne olur, henüz ben de bilmiyorum. Takip edip göreceğiz… Gönül isterdi ki, kendi yazılım mühendislerimiz bu sistemin bir benzerini yapmaya şimdiden başlasalar.
Mühendis arkadaşlar için de ben buradan bir açık çağrı yapmış olayım; Dramatron’un yazılımları açık kod ve sistemin üstündeki tüm geliştirmeler web sitesinden anlık olarak görüntülenebiliyor. Yapay zeka kısmı satın alamaları da şimdilik bir kaç firma üstünden gerçekleştirebilir durumda. Siz sistemi kurun, ben size bu sistem için çalışacak yazarları bulurum.